Yağ Enjeksiyonu (Yağ Dolgusu – Lipofilling) Ameliyatı

Aynı anda hem fazla yağlardan kurtulmanızı hem de yüzünüzü ve vücudunuzu baştan yaratmanızı sağlayacak bir işlem: Yağ Enjeksiyonu (Lipofilling)! 

Dr. Arif Eroğlu’nun 3D Lipoliz ile birleştirerek harika sonuçlar yarattığı bu cerrahi prosedürle hayallerinizdeki görünüme kavuşurken fazlalıklarınızdan kurtulmanın keyfini yaşayacaksınız. Yağ Enjeksiyonu ile yüzünüzde daha dolgun, genç bir ifade yaratabileceğiniz gibi, BBL benzeri vücut şekillendirme alternatifleriyle hatlarınızı da belirginleştirebilirsiniz!

Nedir?

Lipofilling, yağ enjeksiyonu, yağ transferi veya lipotransfer olarak da bilinen bu işlem, vücut ve yüz şekillendirme için kullanılan bir kozmetik cerrahi prosedürüdür. Bu tedavinin amacı, bir bölgenin hacmini artırmak veya daha estetik kontürler yaratmaktır. İşlem, yağların fazla olduğu bir bölgeden yağ alınıp hacimsiz bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. 

İşlem Nasıl Yapılıyor?

İşlem sırasında fazlalık olan yağlar alınırken( 3D lazerlipoliz ile), alınan yağların hacim kaybı olan veya daha fazla hacim istenen bölgelere verilmesi şeklinde yapılır. Uygulama sonrası vücut kontürü daha belirgin ve düzgün bir hale getirilir.

Yağ transferi için yağ alınan bölgeler genelde karın, bel veya bacak içleri veya diz içleridir.

Yağ enjeksiyonu için alınacak yağ miktarı oldukça değişken olabilir. Kalça büyütmek için 1000 cc kadar yağ kullanılırken meme büyütme için 500 cc yeterli olabilir. Yüze yapılan yağ enjeksiyonlarında ise yapılacak uygulamaya bağlı olarak 5-60 cc arası yağ kullanılabilir.

Kullanılacak yağ miktarına göre lokal veya genel anestezi ile uygulama yapmak gerekebilir. Az miktarda yağ kullanılacak ise uygulama lokal anestezi ile 30 dakikada da yapılabilir. Ancak kullanılacak yağ miktarı fazla ise süre 1-2 saate çıkar ve uygulamayı genel anestezi ile yapmak gerekir.

Yağ enjeksiyonu çeşitleri nelerdir?

Yağ greftlerinin boyutlarına göre 3 çeşit yağ transferi vardır: 

1. Makrofat
2. Mikrofat
3. Nanofat yağ grefti

İlk ikisi hacim sağlamak için kullanılırken sonuncusu hacim vermek için değil cilt kalitesini arttırmak için kullanılır.

Son yıllarda trend olan “Brezilya Kalçası” (BBL-Brazilian ButtLift) yağ enjeksiyonu ile yapılır. BBL de karın, bel, sırt ve basen bölgelerindeki fazla yağlar alınarak hem bel inceltilip kıvrım oluşturulur, hem de kalça dolgunlaştırılıp daha dik ve  belirgin hale getirilir.

Meme büyütmede ise özellikle memenin üst kısmı dolgunlaştırılarak dekoltenin daha hacimli ve güzel olması sağlanır. Bu tip yağ transferlerinde yağın inceltilmesi gerekmez ve yapılan esasen Makrofat greft uygulamasıdır.

Yüz ve el bölgesine yapılan yağ enjeksiyonlarında önce mikrofat sonra ise nanofat grefti tanımlamaları ortaya çıkmıştır. Makro yağ grefti kullanılması özellikle yüz gibi ince cildin olduğu bölgelerde sorun yaratmakta sertlikler, topaklanmalar oluşturmaktaydı. Bu nedenle bu bu bölgelerde uygulanması sorun yaratıyordu.

Makrofat greftlerin yüzde kullanılmasının yarattığı sorunlar Mikrofat greft uygulamasının geliştirilmesini sağladı. Bu uygulamada yağ özel filtrelerle birlikte bulunduğu bağ dokularından hem ayrıştırılır hem de boyutu inceltilir. İşlem sonrası yağlar 1,2 mm kanüllerden tıkamadan ve basınç uygulamadan geçebilecek hale gelir.

Mikrofat greft El sırtı,nazolabial,alın,çene ve elmacık bölgesi gibi hacim vermek gereken yerlerde kullanılır. Mikrogreft yağ enjeksiyonları, hacim kaybını olan bir yüze yapıldığında volumetrik bir lift etkisi yaratır. Dolgunluk ve kontür geçişlerinde harmoni elde edilir.  cilt daha canlı ve daha güzel bir görünüme kavuşur.

Yağ enjeksiyonu çeşitlerine dair detaylı bilgi; 

2000’li yılların başında yağ hücrelerinin kemik iliği ve trobositler gibi önemli bir kök hücre kaynağı olduğu saptandı. Bu gelişme sonrası yağ transferi uygulamasında değişim olmaya başladı. Mikrofat yağ transferi sonrası nanofat yağ transferi geliştirildi.

Kök hücrelerin kemik iliğinden elde edilmesi zor ve travmatik bir işlem iken yağdan kök hücre elde edilmesi oldukça kolay olduğu için yağdan kök hücre elde edilip ve kullanılmaya başlandı ve uygulama sayısı hızla arttı.

Yapılan çalışmalara göre özellikle alt karın, göbek çevresi, uyluk içi ve diz içlerindeki yağlarda kök hücre miktarının daha fazla olduğu belirtilmiştir. Bu bölgelerden alınan ve özel filtrelerle  0.7 mm kanüllerden geçebilecek kadar inceltilen yağda canlı yağ hücresinin olmadığı emülsifikasyona Nanofat greft denir.

Bu emülsifikasyonda bol miktarda Sitokin denilen madde bulunur. Sitokin denen madde Büyüme(Growth) faktörü açığa çıkmasını sağlayarak, uygulama yapılan bölgeye iyileşme hücrelerinin hücum etmesini ve hasarlı dokuların onarılmasını sağlar.

Amaç hacim sağlanması değil cildin kalitesinin arttırılması, lekelerin azaltılması, rengin açılması, cildin canlandırılması ve gerilmesidir. Nanofat uygulamasını ile daha önceden yağ enjeksiyonu yapılamayan bölgelere ve deri katmanlarına da hücre verilmeye başlandı.

Nanofat yağ enjeksiyonunda emülsüfiye materyal çok ince kanüllerle dermisin hemen altına verilir. Özellikle göz kapağı çevresi, boyun gibi ince deri alanlarına verilir. Lekeli, kırışık, incelmiş, kalitesi azalmış ve hasarlı görünen her bölgeye yapılabilir.

Akne çukurlarının ve göz altı morluklarının azaltılmasında da iyi sonuçlar verebilir. Uygulamanın etkileri 1-3 ay arasında görülmeye başlar. 6 aylık süreçte deri kalitesi kayda değer bir şekilde iyileşir.

Hem hacim kaybı hem de cilt kalitesinde azalma varsa mikrofat ve nanofat yağ grefti aynı anda kullanılabilir. Nanofat yağ grefti her türlü yüz operasyonları, cilt soyma uygulamaları, cihazlı cilt gençleştirme uygulamaları, dolgu ve botox uygulamaları ile birlikte kombine edilebilir. Tüm uygulamaların sonucunun daha iyi olmasını sağlar.

Yağ transferlerinde yağ hücrelerinin yaşamlarını sürdürmesi ve  istenen hacmi sağlayabilmesi için en önemli şart enjeksiyon yapılan bölgenin kanlanmasının iyi olmasıdır. Eğer bölge daha önceden herhangi bir şekilde travmaya maruz kalmışsa (liposuction, yaralanmalar v.b.) yada kişi sigara içiyorsa kanlanma miktarı ve kandaki oksijen içeriği azalacağı için yağ transferinin sonucunu bozabilir.

Yağlar En Sık Nereye Veriliyor?

Yağ enjeksiyonlarının hedefi vücudun her yeri olabilir.

Kaza sonrası veya doğumsal olarak hacim eksikliği olan bölgelere, önceden yapılmış yağ alma sonrası çökme olan bölgelere yağ enjeksiyonu yapılabildiği gibi memeyi ve/veya kalçaları dolgunlaştırmak için de yağ enjeksiyonu yapılabilir. Özellikle yaşlanma ile derialtı yağ eksikliğinin çok belirgin görülür olduğu el sırtlarına hacim sağlamak ve gençleştirmek için de yağ enjeksiyonu kullanılır.

Ancak yağ enjeksiyonunun sıklıkla hedefi yüz bölgesidir. Yüzde dudakların kalınlaştırılması, nazolabial çizgilerin azaltılması, elmacık kemiklerine dolgunluk sağlanması, alın bombesi oluşturulması, gözaltı çukurların azaltılması ve çene ucunun uzatılması amaçlanır.

Yağ Enjeksiyonunun Avantajları

• Doğal görünüm ve hissiyat
• Allerjik reaksiyon riski düşük
• Çift etki (hem yağ alımı hem dolgu)
• Kalıcılık
• Çok yönlü kullanım alanı
• Hızlı iyileşme süreci
• Minimal invaziv yöntem
• Gözle görülür sonuçlar

Yağ Dolgusu Uygulama Alanları

• Yüz dolgunlaştırma
• Dudak dolgunlaştırma
• Çene hattı belirginleştirme
• Yanak hacmini artırma
• Alın dolgunlaştırma
• El gençleştirme
• Kalça şekillendirme
• Meme büyütme
• Vücut kontur düzeltme
• Yaralanma veya ameliyat sonrası deformitelerin düzeltilmesi

 Lipofilling Kimlere Yapılmalıdır?

Yağ transferi için ideal adayların 30-65 yaşları arasında olması ve genel sağlık durumunun iyi olması ve dolaşım sorunu olmaması gerekmektedir. Ayrıca prosedürün neyi başarabileceği konusunda gerçekçi beklentileriniz olmalıdır.

Genellikle aşağıdaki hedeflerden bir veya birkaçına ulaşmak isteyen hastalar için kullanılır:

• Ciltteki çöküntüleri düzeltme
• Göğüs boyutunu orta düzeyde artırma
• Gülme çizgilerini ve kaz ayaklarını yumuşatarak yüzü gençleştirme
• Çökük görünen bir yüzü doldurma
• Geçici dolgu maddelerinden daha uzun ömürlü sonuçlar elde etme
• Göğüsleri yeniden şekillendirme
• Elleri gençleştirme

Lipofilling En Çok Hangi Bölgelere Yapılır?

Yağ transferiyle sıklıkla geliştirilen bölgeler şunlardır:

• Yüz (yanaklar, dudaklar veya göz altındaki çukurluklar dahil)
• Göğüsler
• Eller
• Kalçalar ve bacaklar

Yağ Dokusu Alınan Bölgede Sarkma Olur Mu?

Yağ enjeksiyonu hacim kazandırdığından ciltte sarkma oluşmaz. Aksine, durum tam tersidir; Lipofilling hacim kazandırır ve sarkık cildi dogunlaştırır.  

Örnek vermek gerekirse, lipofillingin sarkmayı giderdiği en yaygın bölgeler arasında yüzümüz vardır. Genç yüz görünümü dolgundur. Yüz yaşlandıkça çökmeye ve aşağı doğru ağırlaşmaya başlar. Bu da dinamik olmayan bir görünüm yaratır. Yağ transferi bu “sarkık” görünümü ortadan kaldırarak daha genç bir simaya sahip olmanızı sağlayacaktır. 

Yağ Dolgusu Sonrası İyileşme Süreci

Yağ dolgusu işleminden sonraki iyileşme süreci, hastanın bireysel durumuna ve koşullarına doğrudan bağlıdır. Dolayısıyla iyileşme süreci, hastaya özel olarak değişiklik göstereceğini söyleyebiliriz. Bunun yanında, genel olarak işlemi takip eden günlerde morluklar, şişlikler ve hassasiyet gözlenebilir. İyileşme süresini olabildiğince kısaltmak için işlem sonrası ilk birkaç hafta ağır fiziksel aktivetelerden kaçınmanız ve sağlıklı bir rutin oluşturmanız önerilir. Beklenmedik bir durumda en hızlı şekilde doktorunuzla irtibata geçmeniz, sağlığınız açısından önemlidir. 

Yağ Enjeksiyonu (Lipofilling) Fiyatları

Yağ enjeksiyonu fiyatları lokasyon, klinik, istenen ek servisler gibi pek çok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterecektir. Dolayısıyla, Lipofilling işlemi için kesin fiyat almak istiyorsanız danışmanlık almanızı öneririz. Kliniğimizle iletişime geçerseniz, ekibimiz sorularınızı yanıtlamaktan mutluluk duyacaktır! 

Dr. Arif Eroğlu ile Yağ Dolgusu Yaptırın!

Dr. Arif Eroğlu, deneyimi ve uzmanlığıyla hayatınızı değiştirecek dokunuşu yapabilir. Konu bedeniniz ve sağlığınız olduğunda daima en iyisini tercih etmelisiniz. Estetik vizyon, konfor ve lüksü aynı anda sunduğumuz kliniğimizden randevu alarak, Dr. Arif Eroğlu ile görüşmenizi hemen planlayabilirsiniz. Bize ulaşın! 

S.S.S

Başkasının yağı ile Lipofilling yapılabilir mi?

Hayır, lipofilling işlemi kişinin kendi yağıyla gerçekleştirilir. Bunun sebebi, başkasının yağı kullanıldığında vücudun bağışıklık tepkisi verme riskidir. 

Kilo verince Lipofilling etkisi kaybolur mu?

Kilo kaybı, lipofilling etkisini bir miktar azaltabilir. Ancak enjekte edilen yağların kalan kısmı kalıcı kabul edilir. 

İşlem gören bölgede morarma ya da ödem oluşur mu?

Her cerrahi işlemde olduğu gibi, Yağ Enjeksiyonu işleminden sonra da uygulama bölgesinde ödem, morarma ve şişlik gözlenebilir. Bu etkiler özellikle ilk haftadan sonra azalmaya başlar. .

Lipofilling işleminde hangi anestezi kullanılır?

Lipofilling işlemi sırasında genel mi lokal mi anestezi tercih edileceği alınacak yağın miktarına bağlı olarak değişecektir.

Lipofilling sonrası ameliyat izi kalır mı?

Lipofilling işlemi sonrası genellikle minimal ve belirsiz izler kalır. Yağın alındığı ve enjekte edildiği bölgelerde küçük kesiler yapılır, ancak bu kesiler genellikle çok küçük olduğundan izler zamanla kaybolur.